anbuan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
anbuan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

taşınmak istiyorum..


..
Güzel ağacım!
Sen kurduğun zaman
Biz de inşallah
Başka mahalleye taşınmış oluruz.
                                                    Orhan Veli

Şehriye teyzenin kızı geçtiğimiz yaz emekli oldu. Hemen her büyükşehirli emeklisi gibi buralardan tası tarağı toplayıp ''Küçük bir sahil kasabasına yerleşme'' hayali edinmiş. Bizimki geçen gün dertleniyor yine;
-N'apacak oralarda,tamam yazları çok güzel bizim oralar ama kışın pek ıssızdır be güzel kızım. Yaz bitip sonbahar gelince peyderpey boşalır, önce okullu aileler gider, havalar iyice soğuyunca bizim gibi uzun kalanlarda döner.Leylekler misali oradan buraya göçerler. Sokaklar kalır öksüz. Hasta olsan doktor bulamazsın, hastane de yok zaten doğru düzgün.
 -Tamam da Şehriye teyzecim, sen kendini de katıyorsun gibi.Beraber mi gidelim dediler yoksa,
Demez olaydım,  bozuldu lafıma sanki.Şöyle dikeldi koltukta, kahvesini höpürdetip, bir yudumda suyundan aldı. .
-Aman yok, çağırsalar da gitmem zaten.Yetiyor bana yazları orası,kışın otururum sıcacık evimde.Zaten bacağım fena yoruyor, doktor tedavilerim falan..
derken laflar boğazında düğümlenip, başladı mı sana ağlamaya. Hömküre hömküre ağlıyor koskoca kadın. N'apıcamı şaşırdım!.
-Ayol ne işin var senin oralarda anacığını bırakıp gideceksin, yazları gideriz kalırız, temelli de ,neymiş. Çiftlik alacaklarmış da, tarım yapacaklarmış da..,
diyor diyor ağlıyor.
Sürahiden bir bardak dolusu suyu götürdüm hemen bir dikişte içti.Bağrını açmış eliyle boynuna boynuna yelliyor. Neyse sustu,kendine geldi biraz.
-Ah ahh damat giriyor aklınaa, yoksa benim kızım anasını bırakıp gitmez.
-Hay allah Şehriye teyzecim yaa, neyse hayırlısı, diyecek oldum
-Neymiş dostluklar sıradan yalanmış,hayat zaten çok pahalıymış,trafikmiş  yıllardır bıkmışlar efendim,gidecekmişler. Orada bağ bahçe işi yapacaklarmış. tavuk yetişirip, taze yumurta üreteceklermiş..Çok anlarlarmış gibi.
Olmazsa torun senle kalsın diyor bi de, okul kazanırsa, bak bak! ..
Bana ,sen de gel anacığım diyeceğine, kız burada senin yanında okur, diyor.Torunumu severim ,o benim biriciğim o ayrıı, ama, ayol genç kız, koca İstanbul , ben nasıl başa çıkayım, bu yaşta meraktan ,evhamdan tez vakitte hoop tahtalı köye.
-Ay gecinden versin Şehriye teyze, dedim.İki parmağımın ucuyla kulağımı çekip,sonra sehpayı tık tıkladım..
İçini çeke çeke ,kahvesini içti,
teselli edemedim ne yazıkk.
***
Şehriye teyzenin kızı ve onun gibi binlercesi emekli olup sahil kasabalarına,köylerine, memleketlerine dönme hayalleri içerisinde yaşıyorlar.
Hatta işinde gücünde olanlar bile , daha sakin ve huzurlu hayat arayışı ile başka yerlerde ,başka işler kurma peşine koşuyorlar.Biraz imkanı olan gerçekleştiriyor, elinde olmayan hayalleri ile avunuyor.
Büyükşehirler insanları bunaltır oldu. Hayat pahalılığını bir kenara koysak bile trafik tek başına insanların kaçış sebebi. Herkes asabi, yüzler asık.
İnsanlar, daha sakin, daha mutlu yaşamak istiyorlar. Şehrin hengamesi ile boğuşmaktansa küçük yerlerde yaşayıp, hayatın varlığını hissetmek istiyorlar.
Komşuluk yapmak, insanlara gülümsemek ,istedikleri şeyleri üretmek,
temiz hava almak, temiz su içmek istiyorlar. Bakın şöyle etrafınıza herkesin aradığı , tek kelime ,''huzur'' olmuş.
Bu ortamlara doğan gençler belki alışkın, ama orta yaş ve üzerinin gerçekten kaçası, taşınası var bu mahallelerden.
🎈
Diyesim geldi ;bırak, Şehriye teyzecim , ket vurma kızının ve damadının hayallerine. Analık her daim destek olmayı gerektirir.Sal gitsinler.
Üzgündü.
Diyemedim,ana yüreği kıyamadım🎈