Pembe Beyaz Muhallebi



 

Önce Mübarek Ramazan Kutlu Olsun, diyorum.
Bu sıcak ve uzun yaz günlerinde tutulan oruçlar ,elbette imkanlar dahilinde hazırlanacak
güzel iftar sofralarında açılacak,ki eminim çok acıkınca şunu da yapsam  bunu da
canım çekti diyerek fazlaca ısrafa kaçınmadan hazırlanacak olan sofralarda ,
tatlı olmazsa olmazlardan sanırım..
Genelde ramazan tatlısı güllaç gelir akla ama ben bu akşam hem sütlü hem meyveli
hafif bir tatlı paylaşmak istedim...

Vanilyalı sade muhallebi;
*3,5 su bardağı süt,
*2,5 çorba kaşığı pirinç unu,
*3 tatlı kaşığı buğday nişastası,
*1 paket vanilya,
*1 ,5 çay bardağı tozşeker.
-Pirinçunu, buğday nişastası , toz şeker karıştırılır, süt ilave edilerek, ocağın altı
yakılır, göz göz olana kadar pişirilir, kaynayınca 3-4 dakika  daha kısık ateşte tutulur,
vanilya ilave edilip, altı kapatılır..
 
Taze Çilekli muhallebi,
*500 gr kadar çilek,
*2,5 su bardağı süt,
*1 ,5 çay bardağı toz şeker.
*2,5 çorba kaşığı pirinç unu
-Çilekler ronda ile iyice ezilerek püre haline getirilir.
-Süt, pirinçunu ve toz şekerle birlikte kaynayıncaya kadar karıştırılarak pişirilir..

Muhallebi kuplara alta daha koyu bir kıvamda olan sade vanilyalı muhallebi, üzerine
daha akışkan çilekli muhallebi olarak paylaştırılır, sıcaklığı geçene kadar dışarda
tutulan muhallebiler  daha sonra buzdolabında soğutulur..

yemek sonrası afiyetle yenilir...

ağız tadıyla geçecek bir Ramazan olsun....

Sosisli tembel pizzası


Hamur mayalamaya, yoğurmaya üşenip canınızda ay pardon çocukların canı da pizza
çekerse mesela diye..

*3 adet yufka,
*1 orta boy soğan,
*5-6 tane sosis,
*2 çorba kaşığı salça,
*1 çorba kaşığı un,
*1 çorba kaşığı zeytinyağ,
*2 diş sarımsak,
*1,5 bardak su,
*tuz ve bol kekik,
*bir kase rendelenmiş kaşar peyniri...

--Zeytinyağını bir tavada ısıtıp , içine rendelenmiş soğan ve sarımsakları ilave et.
--Renkleri biraz sararınca  bir çorba kaşığı un ve iki kaşık salçayı ilave et ,karıştır.
--Bir buçuk bardak suyu ilave et, doğranmış sosisleri de kaynayan sosa katarak,
tuzunu serp ,kekiğini koy, hepsini kısık ateşte pişir.
-Yağlanan fırın tepsisine bir adet yufkayı ser, diğer yufkalarıda didikleyip
içine yerleştir.
--Yufkaların üzerine sosisli sosumuzu kaşık kaşık dök, üzerine bol kaşar rendesi serp,
fırına ver pişsin...
   
bu kadar basit ve leziz..Ben büyük boy tepside yapınca
ince hamur bir  pizza oldu :)  kullanılan yağın da çok az olması başka bir artısı..

Okullar tatil oldu evde dinlenip eğlenen çocuklarımıza
sevdikleri yemekleri yapmakta fayda var diye düşünüyorum..

ağız tadıyla....


Zerde





Bu yörede **İstanbul- Kartal :)) *** taa anneannemin zamanından kalma ,
ondan öğrendiğimiz geleneksel bir düğün ama özellikle sünnet düğünü tatlısıdır zerde.
Safran ve zerdeçalla aldığı sarı rengiyle, pirinçli bir çeşit pelte olarak tanımlayabiliriz.
Düğünlerde , dualarda yanında olmazsa olmazı pilav ile birlikte ikram edilir,
annemin tabiriyle'' Bir kaşık pilav bir kaşık zerde ,öyle yiyeceksin''
Tabii bir tatlı bir tuzlu aynı anda yemek ,herkesin damak tadına
uymazsa da usulü oyleymiş zerde-pilav yemenin,
bende bloğumda bu  yemek geleneğine yer vermeden geçmek istemedim.
Malum herşeyi unutuyoruz, değiştiriyoruz, bari yazılarda kalsın zerde-pilav yeme usulü..


*4,5 lt su
*350-400 gr kadar jasmine pirinç,
*2 tutam safran,
*1 çay kaşığı zerdeçal,
*1,250 gr toz şeker,
*gülsuyu,
3 çorba kaşığı patates nişastası,

--Akşamdan iki tutam kadar safran, yarı su yarı gülsuyu dolu olan bir kahve fincanı içinde
rengini bırakmak üzere ıslatılır.
--Pirinç iyice yıkanır ve 4-5 litre su ile zerdeyi yapacağımız büyük bir tencereye
konularak haşlanmaya bırakılır.
Jasmine pirinç kullanmamızın sebebi ince uzun olması ve pişince daha diri durması.
-1 çay kaşığı zerdeçal 1 kahve fincanı su da ıslatılır.
-3 çorba kaşığı patates nişastası  bir kasenin içinde su ile açılarak ,
koyu ayran kıvamında, bekletilir.
-Pirinçler beyaz  rengini vermeye başlayıp, su pirelendiğinde toz şekeri ilave edilir.
-Yavaş yavaş karıştırarak pişirilmeye devam eden zerdeye  safran, zerdeçal da ilave edilir.
-Orta ateşte yavaş yavaş kaynatılır.
-En son ararot ilave edilerek kıvamı verilir...

Annemle birlikte yeğenimin sünnet duası için pişirdik zerdeleri, yukarıdaki ölçülerde
30-35 kase tatlı çıkıyor..

 haziran ayının een uzun günlerini bol yağmurla birlikte yaşıyoruz İstanbul 'da..
gününüz de yağmur gibi bol bereketli olsun..

ağız tadıyla...


patatesli gül börek

*4 adet yufka,
*1 büyük çay bardağı süt,
*1 büyük çay bardağı eritilmiş tereyağ,

İç harcı;
*3 orta boy patates,
*250 gr kıyma,
*tuz, karabiber, kırmızı biber,
*2 çorba kaşığı kadar zeytinyağ,

üzeri için,
*1 yumurta ,
*çörekotu.

-İç harcımız için patatesleri çok ufak küp küp doğrayalım, bir miktar zeytinyağda,
kıymayla beraber kavuralım, tuzunu ,karabiberini ve kırmızı biberini (ister acı ister tatlı)
ilave edip ,pişirelim.
-Tereyağını eritelim, biraz ılıtalım ve oda ısısındaki bir bardak sütle iyice karıştıralım.
-Yufkaları 4 e bölelim, her parçayı bir fırça yardımıyla yağ ve sütlü harcımızla ıslatalım.
-Geniş tarafında patatesli harcımızdan koyarak , kıvıralım, gül şeklinde sararak ,
pişirme  kağıdı serilmiş fırın tepsisine dizelim.
-Bir yumurtayı akıyla beraber bir kapta iyice çırparak, yine bir fırcça yardımıyla börekletimizin
her tarafına sürelim, en son çörekotu serpip,  önceden ısıtılmış fırına verelim,
altı üstü kızarınca  fırından alıp , sıcak sıcak yiyelim:)

Böreklerimizi öceden hazırlayıp buzdolabında bekletebiliriz,
yemeğe başlamadan kısa süre önce pişirilip sofraya sıcak, taze  gelen börek , her zaman
misafirlerimize ve en önemlisi bize , yerken daha leziz gelecektir,

günümüz nihayet gelen haziran sıcaklığıyla güneş gibi parlak geçsin,

ağız tadıyla....


pazar günü çay masalı





Ayvalık'ın ünlü lezzetlerinden biri de sakızlı kurabiyesi.  Özellikle çarşının içindeki
 Güler Tatlıhanesi bu konuda iddalı ancak biz Karadeniz Pastanesinin kurabiyelerini daha bir seviyoruz,  çünkü sadece üzeri susamlısı değil fındıklısı , hindistancevizlisi,
 sadesi gibi birkaç çeşit birden pişiriyorlar.
Üstelik sadece kurabiyeleri değil yaş pastaları da harika.. Cunda da esas yerleri var
bir de Ayvalıkda çarşı içinde şubeleri..
 Bu sene Ayvalık'a gidememe durumum var,  ama annem  biricik yeğenimin sünneti için
 İstanbul'a gelirken bir kutuda kurabiye getirmiş..
Bizde , haftalardır kapalı olan gökyüzü biraz aralanıp, hazır güneş etrafı hafiften ısıtmışken, kurabiyelerle çay keyfi yapalım dedik.. Bu yağmurlar bizi kışa giriyormuşuz
 moduna getirdi resmen:))
Bu arada bu ay okumaya başladığım Mimoza Sürgünü isimli
 Nazan Bekiroğlu'nun kitabı da çayımın yanında bana eşlik ediyor.Mimoza en sevdiğim
çiçeklerden, mimoza ağaçlarının yanından geçerken yayılan o misss gibi kokusu
yok mu, en güzel kokulardan biri..Kitap için harika bir isim olmuş..
Kapağı da çok yakışmış ismine..

Yazarın Nar Ağacı'ndan sonra okuduğum ikinci kitabı olacak Mimoza Sürgünü..
Zengin kelime hazinesi ile güzel anlatımlarıyla sevdiğim yazarlar arasında...

hepimizin için güzel bir hafta olmasını dilerim...
ağız tadıyla....

bisküvi pastası


*1 paket kakaolu petibör bisküvi,
*1 lt süt,
*3 çorba kaşığı un,
*1 yumurta
*2-3 çorba kaşığı kakao,
*1 su bardağı toz şeker,
*1 paket vanilya.

-Yumurta iyice çırpılır,şeker, un , vanilya,kakao ilave edilir,
süt azar azar ilave edilerek çırpmaya devam edilir.
-Ocağın altı açılarak kaynayıncaya kadar karıştırılarak pişirilir.
-Göz göz olunca muhallebinin altı kapatılır.
-Küçük bir borcamın zeminine iki kaşık kadar muhallebiden yayıp üzerine,
bir sıra bisküvi üzerine muhallebi, olmak üzere kat kat döşenir..

Buzdolabında en az bir gün bekletilirse harika olur.

en pratik tatlı...
ağız tadıyla...