LALE BAHÇESİ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
LALE BAHÇESİ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Kartal havası

Mevsimlerin en süslüsü hangisidir? diye düşünsek ki düşünmeye gerek yok aslında, ilk yaz  denen ilkbahar ilk akla gelendir. Şimdi eğri oturup doğruyu konuşmak icap ederse İBB'nin en iyi olduğu konulardan ,en çok çalışırken gördüğümüz alanlardan biri, park bahçe işleri. Her boş alana yapmaya çalıştıkları parklara ,mevsimine göre begonyalardan, menekşelere, güllere,sümbüllere envai çeşit çiçekleri ekerler. İstanbul'da tarihsel bir geçmişi olan lale , nisan ayı geldiğinde başrole çıkar,adına festivaller şenlikler,falan düzenlenir. Mesela dün bir üst geçitte reklamını asmışlardı;Sultanahmet meydanında çok büyük bir lale halısı yapmışlar.Nasıl bir şey bilemedim,giden varsa belki anlatır. Bir zamanlar lale zamanı lale bahçesi ile ünlenmiş  Emirgan'a  gidilirdi.
Emirgan lale bahçeleri  pek meşhurdur halada asıl görsel şölen oradadır.Şimdi trafik, kalabalık falan ,gidilmesi zor.Pek gereği de kalmadı zahir. Çünkü artık laleler İstanbul'da her köşe başında ,hemen her kaldırım taşında, her orta refujde her boş toprak parçasında dikili.İlk zamanlar olduğu gibi koparıp eden yok
Alıştı herkes çiçeklere. 

 Henüz piknikçilerin mangalları ile duman altı etmedikleri sahilimiz şu günlerde en güzel mevsimini yaşıyor.Karşıda adalar manzarası, mavi gökyüzü, martılar,laleler,mis kokulu sümbüller,serçe cıvıltıları.
İnce belli bardakda ,demli bir de çay. 
Daha ne olsun.
Güzel bir haftasonu diliyorum.

Laaleelerr, Laleler Laleler



Her İlkbahar olduğu gibi bu yılda İstanbul Nisan ayında lalelere bezendi.
İlk yıllarda sadece Emirgan'daki Koruda ekilen laleler artık her kaldırımda ,
her parkta ekiliyor.
Ama biz yine de yıllardır gitmediğimiz Emirgan korusuna gidip güzel laleleri
yerinde görelim dedik..
Hafta arası bir gün olmasına rağmen arabayla içeri girmek için 15-20 dakika bekledik.
Önce arabaların bagaj kontrolünü yapıyorlar, o aşamadan sonra da bir İspark görevlisi
içerde kaç saat kalacaksanız ona göre bilet kesiyor( 0-2 saat 10 TL ve ++) Sonra içeri
giriyorsunuz.
Neyse girdik koruya, araya taraya güç bela birde park yeri bulup,indik arabamızdan.
Hava mis gibi , manzara şahane;



Gözlerimiz laleleri aradı ama o da ne.
Laleler bizi beklememiş ,solmuş bile:(


Bu sene havalar sıcak gittiğinden erkenden solmuşlar, artık kaç gün açtılar bilemiyorum.
Ama yine de açmış olanlardan bir demet derledim;
 en güzeli bu beyaz laleler, bayıldım bunlara.





Emirgan korusunda piknik alanlarına geniş yer ayrılmış.Yürüyüş yaparken
burnumuza mis gibi köfte kokusu geldi .Şaşırdık çünkü heryerde mangal yasak
diye yazıyor.Kokunun geldiği yöne bakınca ne görelim ,mangal yasak diye
piknik tüpünü getirmiş  hanım kızımız ,pembe teflon tavasını koymuş tüpe,
cızır cızır köftesini kızartıyor, yanda sofra da hazır .. ohh mis..

Eğer piknik yapmayacaksanız tepedeki tesiste  karnınızı güzelce doyurup,
çayınızı ya da kahvenizi içme imkanınız da var üstelik gayet makul fiyatlarla.




Laleler soldu , göremedik,üzüldük, demeyelim diye birde  Fotoğraf sergisi vardı...
Emirgan Korusu  gelin ve damatlarında dış mekan fotoğraf çekimleri için
çok popüler bir yer olmuş. Bizim kaldığımız süre içinde 4 çift gördük  fotoğraf çektiren.
Doğrusu düğün günü fotoğrafı için şahane bir koru burası.

Bol resimli bir paylaşım oldu .Bir de başlıkta aklıma gelen Kemal Sunal'ı
rahmetle anarak şunu paylaşmadan geçemeyeceğim;

''Şaban'a aynen katılıyorum''