Günlük Rutin

 Sevgili Ceren günlük rutinini yazmış. Mahalleliye de pas atmış. Okuyup da cevap vermemek olmaz. Onun rutinini okuyunca gençlikte ne kadar çok koşturduğumuzu hatırladım.  Ama o zamanlar ne yorucu geliyor, ne zor, ne de sıkıcı. Çalıştığın işini seviyorsan hele bambaşka keyiflidir sanırım ama ben sadece maddi olanakları yüzünden seçtiğim bir işte çalıştığımdan dolayı emekliliği iple çektim. Emekli olunca da kendimi özgürleşmiş hissetim. Başımda artık ne bir müdür, ne de işlerini yapmak zorunda olduğum müşteriler vardı.  

Çalışırken ki rutinden sonra evdeki rutin bambaşka oluyor. İnanın hiç boş değil, hatta çoğu çalışandan daha dolu. Ev işi diye bir icat var ki, hiç bitmiyor, ha bre dolanıp duruyoruz:) 

Sabah yedi oldu mu gözlerim açılır. Kendime gelmem buçuğu bulur.  Bu arada oğlum kalkar ,hazırlanır , kahvaltı etmez genelde, ederse de kendine bir şeyler hazırlar ,yer gider. Sonrasında saat dokuz buçuğa kadar blog okuma, yazma, varsa kitabım onu okurum. Dokuz buçuk gibi çayı koyarım, kahvaltı hazırlarım. Yaz aylarında kahvaltı ve yemekler balkonda yenilir. Saat on gibi kahvaltımızı yaparız, bu arada youtube den ya boş koltuk ya da yılmaz özdil ile memleket havadislerinin yorumlarını dinler , sohbet ederiz. 

Sonrasında önce evi şöyle bir toparlar/banyo, yataklar vs./ mutlaka her gün olan çamaşırlar makinaya, asılı olanlar ütüye, ütülenmişler dolaplara derken baya vakit geçer. Eve yardımcı Ü.müz var ama ütü ve çamaşır hep bendedir. Çalışırken de böyleydi. Bu arada sebasti(vazgeçilmez robotum) evi dolanmaya başlar. Ben de mutfağa geçerim. Dünden kalan bir şey yoksa yemek yaparım. Akşamdan mutlaka kafama yazmışımdır ne pişireceğimi. Genelde her gün yemek pişiririm. Annemden öyle gördüm .Bu biraz zor oluyor ama alışkınım. Bazen bıkarım, sıkılırım o zaman da  dışarı kaçarız.  Mahallemiz esnaf lokantası , ayaküstü yemek zincirleri konusunda zengin. Hatta yıllardır boş duran, on yıl olmuştur, yan apartmanın altındaki dükkan tutulmuş. Yeni Nesil Çiğköfteci açılacakmış. Yeni neslin meyhanesi varda , çiğköftecisini duymamıştım. Bu yeni nesil çok fena:) 

Konu karışmasın öğleye doğru sevgili beyle sabah kahvemiz vardır mutlaka. Sonrasında artık o gün dışarıda işim yoksa (arkadaş buluşması, sevgili beyle gezinti, dernek, alışveriş vs.) dizilerimi izlerim. Öğleden sonra üçte nevşin mengü'yü dinlerim. Yine bir siyaset dozu alırım. Artık akşam haberlerini dinlemeye gerek kalmamıştır. 

Akşama doğru ilave varsa yapılacak, mutfağa geçilir. Saat yedi gibi evin çalışanı eve gelir, biz emekliler onu bekleriz, sofrada buluşuruz. Yemek faslı bitip, bulaşıklar toplandıktan sonra yarım saat site bahçesinde akşam yürüyüşü yaparım. Eve geldiğimde saat dokuza gelmektedir ,yerli dizilerim başlar. Sevgili beyle beraber izleriz. Sonra ben erkenci kuş olduğumdan, uykum gelir,  on bir buçuk gibi uyurum..

İşte evde geçen, dışarıya çıkmadığım bir gün. Evin işleri hiiç bitmez, yorar. Ama aynı zamanda kafa dağıtır, hareket sağlar. Evde zaman geçirmeyi severim. Ama bir iki gün evde kalınca da dışarısı çağırır. Ondan müsebbip hemen her gün  gezmeye çıkarız ya mahallede ya İstanbul 'da bir köşede.  

Çalışırken koşturmacalı olan hayat, emekli olunca sakinliyor. Kafamızda huzurluysa , derdimiz tasamız azsa , sağlığımızda iyiyse , daha ne isteyelim?



8 yorum:

  1. emekli olasım geldi :) ki genelde geliyor zaten de oğluşun mezuniyetini bekliyorum. sonra ben de istiyorum bu rutinden :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sonunda kaçış yok emekli olunuyor 😃Hayırlısıyla diyelim.

      Sil
  2. Ev kadınlarının tüm gün oturduğu şeklinde bir algı var nedense. Belki öyle olanları da vardır bilemiyorum ama ben çalışırken daha az yorulurdum. Hoş yıllar önce (ikinci oğlum olunca, biraz da işteki mutsuzluktan) bırakmıştım işi ama epey bir yıl çalışma hayatının içindeydim. Kadının işi hiççç bitmez

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Vallahi öyle, dur onu da yapayım, ay şuda vardı, derken bitmiyor bitmiyor işler😊

      Sil
  3. Hiç... Hakikaten hiçbir şey istemeyiz <3
    Bu arada okudum okudum ortada "sonra öğlen olmadan..."ı görünce ay benim kafada çoktan akşamı bulmuşsunuzdur derken bir gülme geldi (kendime gülüyorum tabii, çünkü aynı durum, koş koş koş saat? 13!)
    :) sevgiler...

    YanıtlaSil
  4. Zamanın dolu dolu geçmesi iyidir, rutinleri gerçekleştirmek de kıymetli, çok şükür:)

    YanıtlaSil
  5. Keyifle okudum :) "Evde zaman geçirmeyi severim. Ama bir iki gün evde kalınca da dışarısı çağırır." kısmına birebir katıldım :)

    YanıtlaSil