Bankacılık meşakkatli, yıpratıcı ,fedakarlık isteyen bir meslektir. Sevmeden başlasanız da bir bakarsınız birbirinize alışmışsınız.Maziye doğru baktığınızda ise çoğu olayda olduğu gibi zor,sıkıntılı ,berbat günler süzülmüş, geride güzel, sevimli, hoş anılar tortulanmış kalmıştır.
Eminönü'ndeki İşbankası Müzesinin önünden geçip gidemedik o yüzden belki.Eşimde ,bende hiç tartışmadan( ki kendisi pek müze gezmekten daha doğrusu maziden hoşlanmaz,geleceğe meraklıdır) ''Hadi girelim'', dedik. Binanın, trabzanları bile mermer merdivenleri ile yukarı çıkarken, bizi karşılayacak şeyleri tabii ki merak ediyorduk. Sergi salonları İşbankası'nın kurumsal geçmişini, tarihi sıralamaya göre özetleyecek şekilde dizayn edilmiş.
Eski personel fotoğraflarından, cam bölmelere yapılmış resimler çok etkileyici. Tarihte kalan insanlar gözlerinizin içine içinebakıyor gibiler ,resimlerde.
Mustafa Kemal Atatürk'ün 22 Ekim 1929 yılında, Ulus'taki Ankara Merkez şubesini ziyareti sırasında imzaladığı kasa yevmiye defteri ,beni etkileyenlerden bir diğeri.
1939 yılında kullanması için Atatürk'e özel hazırlanan cep ajandası da Ata'mızın 10 Kasım 1938 yılında vefatı nedeniyle, onun tarafından hiç kullanılamadan Banka'da kalmış.
Kimi bir kahve fincanı ve değirmeni, kimi mor ,kırmızı iki karanfilden oluşan beyaz tüllü gelin çiçeğini, kimi mavi kartını, kimi oyuncaklarını saklamıştı. Sonra unutup gitmişlerdi işte..Kalakalmıştı o kimbilir ne büyük hatıra taşıdığı için o küçük dar, kilitli demir çekmecelere saklanan nesneler. Sahipleri onları sıkı sıkı herkeslerden saklamıştı,ama sonra terki diyar edince , o gizlenen şeyler , o hatıralar ,bir müzede yıllar boyu alenen seyredilmeye mahkum olmuşlardı...
Sizlere de biraz fazla fotoğraflı bir paylaşım oldu sanırım ama
mesela bu fasitlerle ilk bankaya girdiğim yıllarda hesap yapmaya çalıştığım, neyse ki piyasadan kalktılar,
bu tip daktilolarda iki parmak 'şık şık, tık tık'' ellerim karbon boyana boyana daktilo yazmayı öğrendiğimi , neyse ki onlarda piyasadan kalktılar ,söylemeden geçmeyeyim. Karbon yani fotokopiden önce, kağıtların arasına konarak yazının bir kaç nüsha aynı anda yazılmasını,çoğaltılmasını sağlayan siyah,el boyayan, incecik karbon kağıtlar:)) Çalıştığım banka devlet bankası olunca manuel sistemle bir iki yıl çalıştım.Otomasyonlu sisteme sonradan geçtik. Ama aslında iyi ki de manuel de çalışmışım ,diyorum..İnanın oldukça zevkliydi.
Bankacılık yapsanız da hiç alakanız olmasa da,ülkemizin sağlam bir kuruluşu olan İşbankası'nın kurumsal tarihi ve bankacılıkla ilgili bu müzesi, inanın büyük bir hayranlıkla dolaşılacak bir müze.
Yolunuzun düşmesi dileğiyle;
güzel bir hafta diliyorum..
ne kadar güzel bir zaman tüneli gibi :)
YanıtlaSilevet biraz öyle de insan nasıl bu kadar çabuk geçiyor bu zaman, kimler gelip kimler geçivermiş, diye düşünüyor.
SilBiz de bir gün önünden geçerken ailece girmiştik. Doğrusu hiç beklemediğim kadar çok sevmiştik. Dediğin gibi kasa dairesi etkiliyor insanı :)
YanıtlaSilKeşke ziyaretçisi daha çok olsa,müze gezme alışkanlığı pek yok toplumda maalesef.
SilSelam Günaydın 😊
YanıtlaSilBende hep önünden geçerim karşıya gidince ama hiç içine girmedim ki müze gezmeyi severim.
Bankacılık zor ve emek istiyor. Hem para hem kişilerle uğraşmak meşakkatli.
Bol fotoğraflar güzel olmuş anlatım
Bende ilk çalıştığım sene, sigorta acentesinde çalışıyordum, daktilo ile yazıyor ve araya karbon kağıt koyuyorduk.
İyi haftalar sevgiler 🤗 🌼
Umarım sizde bir gün ,'haydi gezelim' dersiniz.
SilGezmek ve annemi de gezdirmek isterim. Güzel bir tanıtım yazısı olmuş, teşekkürler
YanıtlaSileminim zevkle gezecektin anneniz de. Sevgiler..
SilZiyaret ettiğiniz müzeyi kesinlikle ziyaret etmek istiyorum. Hem geçmişe dönük, hemde geleceğe yönelik olan çağdaş müzeler ilgimi çekmektedir. Yazınızdan adeta büyülendim.
YanıtlaSilUmarım fırsat bulursunuz. Güzel yorumunuz için teşekkür ederim.
SilNe faydalı bir paylaşım olmuş, teşekkürler :)
YanıtlaSilBankacılık yapanların çok meşakkatli iş yaptıklarını, bazen hesap tutturmanın saatler sürdüğünü, bazen o hesap tutana kadar çıkamadıklarını biliyorum tanıdıklarımdan.
Ah o tutmayan hesaplar ,kuruş kuruş aramalar.neydi sahiden:))
SilÇok farklı bir konu bulmuşsunuz tebrikler. Nostaljik şeyler benim daima ilgimi çekmiştir.
YanıtlaSilteşekkürler Fatih bey.
SilGüzel bir yazı olmuş, eskilere gittik.
YanıtlaSileskiyi yad etmek arada sırada iyidir:))
Silaaa ben de gezmek istedim şimdi çok bayılırım müzelere...resimler ve eşlik eden yazılar harikaydı....
YanıtlaSilteşekkür ederim ,sevgiler.
SilVay canına maziye gittim geldim bi her anımı hatırladım resmen. çok güzel bi gezinti oldu canım sağolasın <3
YanıtlaSilya ,ne mutlu bana.Teşekkürler sevgiler,
SilNe kadar güzel yapmislar ☺️
YanıtlaSilsevgiler.
Silay saol yaa gideriiiim :)
YanıtlaSilkaçırmaa:)
SilÇok güzel görünüyor. Denk getirebilirsem gitmek isterim. Kiralık kasalarda saklananlar da çok ilginç.
YanıtlaSildaha pek çok obje sergilenmişti, bunlar benim dikkatimi çekenler:)
Siliyi geceeler, geçerken bi uğradıım :)
YanıtlaSilne iyi ettin, iyi geceler canım.
Silgüzel bir müze olmuş dolaşmak gerekir.
YanıtlaSil