üç beş gün..


 perşembe

Yine bir ''Üzücü hadise '' vakası. İnanılmaz bir sıradanlaşma hali. Benimki de tam tesadüf bu son iki ayda ikinci Üsküdar'a gidişim ve ikinci karşılaşmam. Ne kadar sık oluyor demek ki. Yapılan anonslarda şu istasyonda üzücü hadise meydana gelmiştir, seferlerimiz gecikmeli olarak gerçekleşmektedir, diyen kibar hatta gülümseyen robotik sesli anons.Haber değeri bile, şu biriken kalabalık kadar yok. Kim bilir kim ,kim bilir neden. İnanılmaz bir kalabalık birikmiş. Herkesin tek düşüncesi varacağı yer, başka bir şeye odaklanması mümkün değil. Yarım saat süren normal süre ,bir buçuk saate vardı eve gelene kadar. Üstelik yanımızda toplu taşımayı sık kullanmayan babam da vardı . Büyük şansızlıktı. Hep çocuklarla seyahat konusu gündemdedir fakat yaşlılarımızla da seyahat de de /uzun yolculuk ya da toplu taşıma fark etmez/ önem verilip ,dikkat edilmesi gereken şeyler, alınması gereken önlemler vardır. 

***

cuma

Lodoslu, ılık İstanbul günleri ile dolu geçen  Şubat ayı. Lodosun etkilerini aşırı hisseden biriyim, baş ağrısı mutlaka uğrar bu günlerde. İşte İstanbul'da lodossuz olmaz. İlla esecek. 

***

cumartesi

Yine bu hafta sonu bol dizili geçecek bana. Bıraktıklarım var , yeni başlayanlar , başlayacaklar var.

Seyrettiklerim geçen sezonlardan ; Yargı, Kızılcık Şerbeti, Yalı Çapkını, Aldatma ,Ömer.

Yeni sezona çıkanlardan; Sandık Kokusu, Gaddar, İnci Taneleri 

O kadar da fazla değilmiş. Şimdi yeni beklediğim Bahar dizisi var.

Tabii ki gününde izleyemediğim için çoğunu hızlandırılmış halde internetten izliyorum. 

***

pazar

Bugün şenlik var evde, kızımın nişanlısı kahvaltıya gelecek. tabii ki artık üç çocuğum var gibi tatlı bir hissiyata sahibim. Üç çocuk hep istemişimdir de sağlığım elvermedi pek. Şu arada dizilerde pek işlenen yüksek tansiyonlu gebelik sorunu ile mücadele edip, baya sıkıntılı bir süreç geçirmiştim, sonrasında da devam etti sorun. Neyse şimdi bir oğlum daha var , bizimkiler gibi o da kahvaltı da pişi seviyor. Tabii ki anneler çocuklarının sevdiği yemekleri pişirmeye bayılır.

*******


10 yorum:

  1. Selam pişi deyince çocukluğum önüme düşer. Annemin kahvaltı için hazırladığı sıcacık ve yağlı bir lezzettir. Ohri'ye giderken yolda durduğumuz yerde de karşıma çıkmıştı. Bir de şekerlisini yapmışlar. Tabii ya ninelerim Makedonya'dan göçtüğü için sanki bir tanıdık misali. Yazın arkadaşım da kahvaltıda menüde pişi vardı, elinize sağlık. Maalesef kış uğramıyor bir türlü ne yağmur ne kar var Ankara'da sevgilerimle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bende çocukluğumda köyde babamın halasından yemitim ilk pişiyi. Kocaman bir tavada odun ateşinde kızartırdı. Onun tadı asla yok şimdi. Oradan kaldı bizim aileye de. Şimdi çok ''moda'' ama her serpme kahvaltının vazgeçilmezi hatta sırf pişiciler var;) Ankara'ya özel hayranlığım vardır, benden de sevgi ve selamlar.

      Sil
  2. ay ne güzel :) hep çok mutlu olsunlar , hep çok mutlu olun :)

    YanıtlaSil
  3. Haberlerde ya da günlük anonslarda ses tonu, vurgulama ne kadar önemlidir değil mi? Benim de çok dikkatimi çeker. Olumsuz bir haberin adeta gülümser gibi verilmesi! Pişiyi Burdur'da tanımıştık. Burada da Can Kafe harika hazırlıyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet haber spikerlerine de çok dikkat ederim bu konuda bazen olur olmaz sırıtarak verirler olmayacak haberleri.
      Sevgiler..

      Sil
  4. Merhabalar.
    Ben de Ankara'da metro treni ile yolculuk yaparken karşılaşmıştım aynı üzücü ve kahreden olayla. Cenab-ı Hakk, hiçbir kulunu bunaltmasın, şaşırtmasın, aciz ve çaresiz bırakmasın. Herkesin bir dayanma gücü ve son noktası vardır. Bu nokta herkese göre değişkenlik gösterir.

    Sizin "PİŞİ" dediğiniz hamur kızartmasına biz de "LELEK" ve "ÇIĞIRTMA" deriz. Benim Köstence'den Anadolu'ya göçen anneannem bu pişiyi çok güzel yapardı. O zaman ki buğday ve yağın kalitesi ile birlikte elinin marifeti ve katılan sevginin de katkısı göz ardı edilemez.
    Elinize sağlık, afiyetler olsun.
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bugün yorumunuz spama düşmüştü. genelde hangi yorum spama düşüyor bilemiyorum ama artık spam yorumlara da özellikle bakıyorum.
      Evet tabi eskiden köyde odun ateşinde kızartırlardı halamlar, gerçekten muhteşem bir tat hala tadı damağımda. Şimdi dediğiniz gibi un kalitesi bozuldu, mayalar bile kuru maya haline geldi. İşte bizde şimdiki haliyle çocuklarımıza tattırmaya çalışıyoruz. Hamur seven bir toplumuz genelde:)
      Selamlar ,teşekkürler.

      Sil
  5. Ellerinize sağlık, afiyet olsun. :)
    Çocuklarla yenilen kahvaltılar daha mı lezzetli geliyor, nedir? :)

    YanıtlaSil
  6. inci taneleri izliyom ben de :)

    YanıtlaSil