güneşi seviyorum diyorsun..



Dün yılbaşından sonraki ilk buluşmamızı yaptık ailecek. Ana-baba ,kardeş ve eşi toplaştık. Yılın neredeyse dörtte üçü  Ayvalık'ta yaşıyorlar ,sanki onlar değil biz gurbetteyiz buralarda. Onun için kışın birarada olmak güzel oluyor. Bir kaç senedir kışları da Ayvalık'ta kalıyorlardı.Orası da baya soğuk oluyor şaka değil. Bu kış  İstanbul'a gelelim dediler lakin sanki Ayvalık havasını İstanbul'a getirmiş gibiler. Kardeşim günlük güneşlik İstanbul havası karşısında;
''valla kışı özledik şöyle kapalı havaları görmeyi uyanınca..'' dedi de doğru diye düşündük. Her şey zamanında olmalı.
Kuraklık kapıda mı yoksa?
Barajlarda su seviyeleri çok azaldı , diye altyazılar geçmeye başladı TV'deki haberlerin ekranlarından.Umarım susuz bir yaz geçirmeyiz.

Malum bir araya gelinince sofralar kurulmadan olmaz. Bir çay sofrası kuruldu dolayısıyla. Menüye ;Mercimekli köfte, Pazılı Pirinçli Burma Börek ,Kabaklı Soğanlı Kiş yaptım çayın yanına. Tatlılar da kardeşten geldi. Yedik içtik. Kilolara dikkat etmeliyim sözü yine pazartesiye kaldı.
Endokrin Doktoruma gittiğimde en stres yaratan şey o tartıya çıktığım dakikanın gelmesi .Bu sefer 6 ayı geçmişti gitmeyeli, kilo aldığımın da farkındayım. Doktor bey ;'buyrun kiloya da bakalım' diyince, baya ısrarcı oldum tartıya çıkmamak konusunda. Ama inatçı doktor , benden fena. Böylece aylardır yüzleşemediğim kilo rakamımla yüzleştik. Merhabalaştık. Umarım vedalaşacağız da. Neyse ki doktor bey telaşlanacak kadar bir şey görmedi, 3-5 kg nun lafı olmaz dedi. Şimdi bir dahaki randevuya kadar ne yapıp edip bu kiloyu azaltmam lazım. Bakalım,diyorum ve herkese güzel bir hafta diliyorum.




7 yorum:

  1. İyi haftalar olsun! :)
    Güneşli günler güzel de ben artık yağmur duasına başladım...
    Yine de güne güneşle başlayınca insanın morali düzgün oluyor.

    YanıtlaSil
  2. Güzel haftalar, her gün yazıyor olmanız çok güzel :)
    Biz de her sene klasikleşen 100 yılın en sıcak / kurak kışı yazı vs yaşamaya başladık bu diyarlarda.. Genç nesil çok tepkili, çok da haklılar, onlara yaşanılacak bir dünya bırakamadık :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler, sevgiler, hemen her gün yazmaya kararlıyım ama bazen tutamıyorum kendime sözümü bakalım bu sefer nasıl olacak.

      Sil
  3. Merhabalar.
    Güzel bir, biraraya geliş. Şimdilik güneşin tadını çıkarmalı. Kuraklık hüküm sürüyor diye kendimizi evlere kapatarak cezalandıramayız. Siz güneşe çıksanız da eve kendinizi kapatsanız da bu kuraklık devam edecek, hiç olmazsa güneşin tadını çıkarmalı.

    Belli bir yaştan sonra vucüdumuzun metabolizması yavaşlıyor, ama iştahımız da onun parelelinde aynı şekilde yavaşlamıyor ve yerinde sayıyor. Bunun akabinde daha önce genç iken almadığımız kiloları bu sefer almaya başlıyoruz. Peki bu aradaki kilo farkını nasıl gidermemiz gerekiyor. Az yemekle, eskiye göre daha çok hareketle. Bu işin başka çıkar yolu yok.

    Kuraklığın sebebi belli. Kardeşim, sanayileşmeden sonra dünyanın anasını ağlattık. Çevreyi, doğayı düşünen kim. Her işletme en az masrafla en çok paraları kazanma derdine düşmüş. Sanayi atıkları ve diğer her türlü atıklarımızla sularımızı, topraklarımızı zehirledik, atmosferimizi kirlettik ve iklim değişikliklerine sebep olduk. Kuraklığa ve güneşin zararlı ışıklarına maruz kaldık. Şimdi de tutuyoruz, efendim yağış yok diye şikayetleniyoruz. Ne bekliyorduk ki?
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dünyanın belli bir döngüsü var iklim de ona bağlı dönem dönem değişiyor, bu sene böyle seneye belki bol yağışlı olur belli olmaz. Bazen ne kadar kirletsek de dünyayı, onunla baş edemeyiz diye düşünürum.Doğa üstünlüğünü gösterir.

      Sil
  4. sofra güzelmiş :) ayvalık istanbulluların sayılır zateen :)

    YanıtlaSil